Uluslararası Değişim Programı: Erasmus

Değişim programları yükseköğretim kurumları arasındaki işbirliğini güçlendirerek farklı kültürleri akademik ve sosyal paydada bir araya getirmeyi hedefleyen bir programdır. Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi, Dış İlişkiler Ofisi tarafından yürütülen öğrenci, akademisyen ve personel değişim programları ortak seminer ve konferans çalışmaları, ortak ders ve çok disiplinli etkinliklerin düzenlenmesi gibi çeşitli çalışma ve projeleri içeriyor.

Bölümümüzde uluslararası değişim programları kapsamında, Erasmus ve Mevlana programları açma çalışmaları devam etmektedir.




Öğrenci Değişim Programları ile:
 - Eleştirel ve analitik düşünme,
 - Etkili iletişim ve kendini ifade edebilme,
 - Farklıkları anlama ve takdir etme, 
 - Yabancı bir dili ayrıntılı öğrenme, 
 - Eğitim ve kariyer planlama,
 - Değişik kültürleri yakından tanıma, 
 - Kendi kültürünü dışarıdan inceleme, 
 - Sosyal farkındalık, 
 - Özgüven kazanma ve kendi sınırlarını tanıma, 
 - Küresel ölçekte kişilik oluşturma becerilerini kazanmaları hedeflenmektedir.



Erasmus Nedir?

Erasmus+ Programı 1987 yılında kurulmuş bir Avrupa finansman programıdır ve üniversite öğrencilerine eğitim döngüsü başına en az iki ay ve en fazla 12 ay boyunca başka bir ülkede yurtdışında eğitim görme veya staj yapma imkanı sunar. Erasmus+ artık Avrupa sınırlarının ötesine geçme imkanı da sunuyor. Yükseköğretim öğrencileri 1. yılı tamamladıktan sonra Erasmus+ çalışmaları ve Erasmus+ yerleştirme programlarından yararlanabilirler. Yaş sınırlaması yoktur. 

   
Bölümümüz Erasmus Çalışmaları
Bölümümüz Erasmus çalışmaları devam etmektedir.
           

Desiderius Erasmus Kimdir?

Desiderius Erasmus, 1466-1536 yılları arasında yaşamış olan, Kuzey Avrupa Rönesansının önemli ustası ve klasik edebiyat araştırmacısı, hümanist bilgin ve ilahiyatçıdır. Günümüzde, Rönesans’la birlikte ortaya çıkan hümanizm akımının yaratıcılarından ve en büyük temsilcilerinden biri olarak bilinen Rotterdam'lı Erasmus, 1465 yılında Hollanda'nın Rotterdam kentinde doğdu. Bugünkü ortaöğrenimi karşılayan bir öğrenim döneminin ardından Augustin tarikatına girerek rahip oldu. Ancak hiçbir zaman geleneksel anlamda bir rahip olarak etkinlik gösteremedi; kendini daha çok bilime adamak istediği gerekçesiyle, dini makamlardan "cüppe giymeme" iznini aldı. Paris Üniversitesi'ne devam etti. 1499'da İngiltere'ye gittiğinde, John Colet, Thomas More (Morus) gibi aydınlarla tanıştı ve bu dostluklarla ufku daha da genişledi.

Papalığın düşünceler üzerinde kurduğu hegemonyaya karşı çıkarak, gerçek Hristiyanlık ruhunu antik çağın yalınlığında aradı. Güzel sanatların ve bilimlerin yayılmasını, Avrupa'nın ortak bir sanat ve bilim anlayışının çatısı altında birleşmesini, hümanizmin birinci koşulu saydı. Özgün yapıtlarıyla ve çevirileriyle antik çağ düşüncesinin Avrupa'da yayılmasına çok büyük katkılarda bulundu. Martin Luther'in reformları başladığında, kilisenin yenilenmesi görüşüne katılmakla birlikte, Hristiyan dünyasının kargaşaya, parçalanmaya sürüklenmesine şiddetle karşı çıktı.

1536'da Basel'de öldüğünde Avrupa'nın düşünce yaşamında papaların bile ziyaretine geldikleri bir kişi olacak kadar saygın bir yer edinmişti. Bütün yaşamı boyunca Latince konuşup yazan Erasmus ölmeden önceki son sözlerini ana dilinde söylemişti: "Lieve God"

Deliliğe Övgü (özgün adıyla: Morias enkomion seu laus stultitiae), Erasmus'un canlılığını, geçerliliğini ve çekiciliğini günümüze değin değişmeden koruyabilmiş tek yapıtıdır. Bu küçük kitabın taslağını 1509 yazında, İtalya'dan İngiltere'ye yaptığı yolculuk sırasında çıkaran Erasmus, yazma işini İngiltere'de, dostu Thomas More'nin evine vardıktan kısa süre sonra gerçekleştirdi; kitabı da Thomas More'a adadı. Yapıtını birkaç gün gibi kısacık bir sürede tamamlayan Erasmus, bu arada hiçbir kitaptan yararlanmadı.

Düşünce Yapısı ve Eserleri

Gülmece türündeki yapıta egemen olan iki temel görüş vardır. Bunlardan birine göre gerçek bilgelik, deliliktir. Öteki görüşe göre ise kendini bilge sanmak, gerçek deliliktir. İnsana yeryüzünde yaşama gücü kazandıran şey, gerçek bilge olma niteliğiyle doğrudan doğruya deliliğin kendisidir. Kitapta delilik (stultitia), kendi kendisine övgüler düzer; bu arada çocuklukta ve yaşlılıkta, aşkta, evlilikte ve dostlukta, politikada ve savaşta, yazında ve bilimde deliliğin nasıl her zaman egemen olduğu gösterilir.

Tüm uğraş alanları, bu arada özellikle din kurumu ve din adamları bu panorama çerçevesinde sergilenir. Deliliği konuşturma kisvesi altında Erasmus, çağının kilisesine ve o kilisenin mensuplarına en acımasız eleştirileri yöneltir. Bu niteliğiyle “Deliliğe Övgü” çağlar boyunca bağnazlığa karşı kaleme alınmış en yetkin düzeydeki başyapıtlardan biri olmuştur. 



Güncelleme 07.12.2022 19:11:22


Görüntülenme Sayısı: 59